ÜYE GİRİŞİ ÜYE OLMAK İÇİN ALTTAKİ LİNK İ TIKLA

ERDEMLİ

ERDEMLİ İLÇE TANITIM
erdemli
 mersin erdemli
erdemli mersin
 erdemli resimler
erdemli fotoğraflar
erdemli manzaralar
erdemli görüntüler
erdemli video
erdemli spor
erdemli yemekleri
erdemli limon
erdemli muz
erdemli haber
erdemli harita
erdemli ulaşım
erdemli turizm
erdemli konaklama
erdemli otel
erdemli yurt
erdemli pansiyon
erdemli nüfus
erdemli konut
erdemli emlak
erdemli daire
erdemli lojman
erdemli kiralık
erdemli satılık
erdemli arsa
erdemli sağlık
erdemli hastahaneleri
erdemli devlet hastahanesi
erdemli kaymakamlık
erdemli belediye
 erdemli meb
erdemli eğitim
erdemli okul
erdemli kurs
erdemli lisesi
erdemli kültür
erdemli gezi
erdemli doğa
erdemli tatil
erdemli deniz
erdemli plaj
erdemli dernek
erdemli balık
erdemli akarsuları
erdemli dağları
erdemli kızlar kalesi
erdemli
 Erdemli, çeşitli rivayetlere göre adını XV. yüzyılda İç Anadolu’dan geldiği sanılan, “Erdemoğulları” adındaki bir Türkmenbeyi aşiretinden almıştır. Hititler, Selefkoslar, Romalılar, Bizanslılar, Mısırlılar, Karamanoğulları ve Osmanlılar devrini yaşamıştır. Zengin tarihi geçmişi göstermektedir ki Erdemli birçok uygarlığın beraber yoğrulduğu bir yerdir. İlçenin Kurtuluş Savaşı’nda ayrı bir yeri vardır. 9 Şubat 1920’de Yağda Bucağı’nın merkezi olan Keloluk (Güzeloluk)’ta medrese bilgini Mehmet Emin Hoca ve arkadaşı Ahmet Refik Bey, Kuvay-i Milliye’yi kurmuşlar; savaşta ihtiyaç duyulan silah, para, yiyecek ve giyecek gibi lojistik desteklerin sağlanmasında öncülük etmişlerdir. 1953 yılına kadar köy olan Erdemli, Silifke İlçesine bağlı küçük bir yerleşim yeri iken, 01 Haziran 1954 tarihinde Silifke’nin Yağda Bucağı ile Mersin’e bağlı Elvanlı Bucağı’nın birleştirilmesiyle ilçe olarak kurulmuştur
 Erdemli, ekonomik açıdan geniş bir potansiyele sahiptir. İlçenin ekonomisini tarım, hayvancılık, seracılık ve narenciye ürünleri oluşturmaktadır. Süt inekçiliği ve besi sığırcılığının yanında, dağlık kesimlerde küçükbaş hayvancılık da yapılmaktadır. İlçede tarımsal amaçlı 22 tane kooperatif, Tarımsal Kalkınma ve Sulama Kooperatifi adı altında faaliyetlerini sürdürmektedir. Ayrıca Merkez, Güzeloluk, Tömük ve Çeşmeli olmak üzere 4 tarım kredi kooperatifi, ilçe merkezi ve Çeşmeli Kasabası’nda da Ziraat Bankası şubeleri mevcuttur. Çiftçilere çeşitli zirai krediler, gübre ve zirai ilaç destekleme ödemeleri periyodik olarak yapılmaktadır. Ayrıca Erdemli Ticaret ve Sanayi Odası’na tescilli 110 tane kooperatif vardır. Tarım Erdemli, 2 milyon 78 bin dekar yüzölçümünün 788 bin 641 dekarı tarıma elverişli arazidir. Bunun 312 bin 150 dekarında tarım (sebzecilik, meyvecilik ve tarla bitkileri üretimi ) yapılmaktadır. Yaklaşık 85 bin dekar alan nadasa bırakılmakta, 154 bin 491 dekar arazi mera olarak hayvan otlatmada kullanılmaktadır. Geriye kalan 245 bin dekar arazi ise tarıma elverişli olmadığından boş bırakılan düşük kalitede arazidir. İlçenin özellikle Lamas Çayı kenarında bulunan arazilere köylerin kendi çabaları ve Özel İdare Müdürlüğü’nün katkıları ile su getirilerek yer yer sulamaya açılmıştır. İlçede kuru tarım yapılan alanlarda, özellikle yayla köylerinde hububat ve nohut ekimi, kısmen de örtü altı sebze yetiştiriciliği yapılmaktadır. Narenciye yetiştiriciliği ilçenin sahil şeridini oluşturan Çeşmeli Kasabası’ndan başlayıp Kızkalesi Kasabası’na kadar devam eden 9 kasaba, 14 köy ve ilçe merkezinde toplam 89 bin dekar alanda yapılmakta olup, bunun içinde ilk sırayı limon yetiştiriciliği almaktadır. 2004 yılı rekoltesi 250.000 ton civarındadır. İlçenin sahil kesiminde ilk turfanda, yayla kesiminde son turfanda olmak üzere 16 bin 500 dekar alanda örtü altı sebze yetiştiriciliği yapılmaktadır. Örtü altında sebze yetiştiriciliğinde ilk sırayı domates yetiştiriciliği almaktadır. 2004 yılı rekoltesi 195 bin ton civarındadır. Ayrıca ilçenin geçit bölgesi denilen orta kesimlerinde 32 bin 400 dekar alanda değişik türlerde meyve bahçesi, 39 bin 750 dekar alanda açıkta sebze (domates, fasulye, marul, biber, karnabahar, karalahana, patlıcan vb.) yetiştiriciliği yapılmaktadır. Hayvancılık İlçede genelde süt inekçiliği ve besi sığırcılığı yapılmaktadır. Süt inekçiliği, aile işletmeciliği şeklinde yapılmakta olup, büyük işletmeler yoktur. Uzun zamandan beri yapılan suni tohumlama çalışmaları sonunda, ilçedeki büyük baş hayvanların % 95’i kültür melezine dönüştürülmüştür. Tosun besiciliği kapalı ahırlarda 10 ile 100 başlık işletmeler halinde yapılmaktadır. İlçe, zengin bitki florası ve iklimi nedeniyle gezginci arıcıların kışlık konaklama merkezidir. Sanayi ve Ticaret İlçede 1 küçük sanayi sitesi bulunmaktadır. Hizmet sektörüne hitap eden küçük işletmelerden ibarettir. İlçe, il merkezine yakınlığı nedeniyle ticari olarak da bağımlı kalmıştır. KOBİ (Küçük Orta Boy İşletmeler) denilemeyecek kapasitede küçük işletmeler bulunmaktadır. 5 adet narenciye paketleme ve pazarlama tesisi vardır. İlçede tüccar ve esnaflar ile madeni eşya imalatçıları; Esnaf Kefalet Kooperatif Başkanlığı, Sanayi ve Ticaret Odası, Madeni Sanatkarları Odası, Esnaf ve Sanatkarlar Odası, Şoförler ve Otomobilciler odası ve Ziraat Odası olarak örgütlenmişlerdir. İstihdam Durumu İstihdamı sağlayacak büyük sanayi kuruluşları bulunmadığından ilçede işsizlik mevcuttur. Ancak mevsimlik olarak tarım sektöründe istihdam gerçekleşmektedir. Son yıllarda tarımsal üretimin dış ülkelerdeki pazar kaybından ve hayvancılığın gerilemesinden dolayı ilçe de aşırı ölçüde etkilenmiştir. İşsizliği önlemek, kalifiye personel temin etmek amacıyla, ilçe Mesleki ve Teknik Eğitim Merkezi Müdürlüğü’ne bağlı sanayi sitesinde, bir Çıraklık Eğitim Merkezi bulunmakta, 300 kişi çırak- kalfa öğrenimi görmektedir
 Çevre Kanyteleis (Kanlıdivane) Mersin-Silifke karayolunun 50. km' sinde, Ayaş mevkiinin 3 km kuzeyinde yer alan Kanyteleis ören yeri, ilk defa 19. yüzyılın ortalarında Langlois tarafından keşfedildi, ilçenin en ilgi çeken ören yeridir. Geniş bir obruğun çevresinde Antik Olba Krallığı'nın kutsal bir yerleşimi olarak kurulan ve antik adı Kanyteleis olan yerleşim hakkındaki en eski belgeler MÖ 3. yüzyıla ait bazı yazıtlardır. Bizans imparatoru II.Theodosius (408-450), Helenistik çağ kentlerinden ve Olba Kraliçesi Aba'ya ait bu eski yerleşimin bulunduğu alanda yeniden kutsal bir Hıristiyanlık merkezi kurdu. En parlak dönemini MS 4. yüzyılda yaşamıştır. Bu dönemde adı Neapolis olarak değiştirilen kentte, geniş bir obruğun etrafında kesme taştan inşa edilmiş bazilikalar, sarnıçlar, caddeler, kaya mezarları, anıt mezarlar, kaya kabartmaları ve Semerdam lahit kapakları bulunmaktadır. Obruğun güneybatı kenarında yükselen Helenistik kulenin batı duvarındaki kitabede, kulenin rahip krallardan Olbalı Tarkyaris'in oğlu Teukros tarafından Zeus için yaptırıldığı belirtilmektedir. ,
Tapınağın doğu ve güney duvarlarının birleştiği köşenin orta yerinde bulunan kitabede, Olba Krallığı'na ait sikkelerde görülen Triskeles (Üç ayak) kabartması vardır. Bazilikalar Bizans dönemine aittir, l nolu bazilika, obruğun güneybatısında d ı r. Doğu cephesi ayaktadır. Sütun başlıkları korint üslubundadır. II Nolu bazilika, l nolu bazilikanın kuzeyinde yeralır, günümüzde oldukça harap durumdadır. Kapının profili söveleri ve lentosu ayaktadır. III nolu bazilika ise obruğun kuzeydoğu köşesindedir. Güney duvarları yıkılmıştır. Üç kemerli narteksin önündeki mahzenin kemeri ve ağzı görülmektedir. Batısı, avluya iki sütunlu üç kemerle açılmaktadır. Etrafında atrium vardır. Narteksin üzerinde ahşap bir kat olduğu, kilisenin batı duvarında sıralanan bir sıra taş konsoldan anlaşılmaktadır. Papylas adındaki bir kişinin bu bazilikayı, bir adak borcunu ödemek için yaptırdığı, le-tonun üzerindeki kitabede yazılıdır. Diğer iki bazilika çok harap durumdadır. Üç ayrı yerde nekropol bulunmaktadır. Güneyden çıkan ana yolun iki tarafında kayalara oyulmuş oda mezarlar görülür. Batı nekropoldeki mezarlar genellikle kayalara oyulmuştur. Kaya mezarlarının menfezlerinin üzerinde kabartma kadın ve erkek figürler işlenmiştir. Figürlerde asker kıyafetinde iki erkek, kline üzerine uzanmış bir kadın vardır. Kuzeydeki nekropolün en yüksek yerinde Kraliçe Aba, kocası ve iki oğlu için yaptırdığı anıtsal mezar, Kanyteleis'in en ilginç yapısıdır. Kare planlı mezara yuvarlak kemerli bir kapıdan girilir. Anıt mezarın doğusundaki mezarlar lahit şeklindedir. Mezarların yanında kayalara oyulmuş üzüm sıkma presleri ve dikdörtgen planlı, beşik tonozla örtülü sarnıçlar bulunmaktadır. Kanyteleis'teki obruğun içine merdivenlerle inilmekteydi. Bugün bu merdivenlerin bir kısmı yıkılmıştır. Roma çağlarında kentin içindeki bu büyük ve derin obrukta suçlular, vahşi hayvanlara parçalanmaktaydı. Bu nedenle kentin adı halk arasında Kanlıdivane olarak da anılır. Korykos Mersin-Erdemli-Sİlifke karayolunun 60. km'sinde Kızkalesi beldesindedir. Roma ve Bizans dönemlerinde yoğun olmak üzere, Islami devirlerde de iskan görmüştür. Nekropol alanından çıkarılan eserlerden burada ilk yerleşimin MÖ 4. yüzyıla ait olduğu anlaşılmıştır. MÖ l. yüzyılda kendi adına sikke darbettirmiştir. 
Herodot bu kenti Gorges adında Kıbrıslı bir prensin kurduğunu yazar. Korykos, Kilikya bölgesinin bir liman kenti olduğundan çok el değiştirmiştir. MÖ 4. yüzyılın sonunda Seleukhos Nikator Silifke kentini kurduğunda, Korykos'u yönetimi altına almıştır. Kent, MS 72 yılında Roma egemenliğine girmiş ve 450 yıl Roma yönetimine bağlı kalmış, bu dönemde tarım alanında büyük bir gelişme göstererek zeytinyağı ihraç merkezi olmuştur.Bizanslılar zamanında Arap istilalarına karşı etrafı kuvvetli surlarla çevrilmiştir. 13. yüzyılda Kilikya Ermeni Krallıkları döneminde önemli bir ticaret limanı olmuş, Ceneviz ve Venedik gemilerinin uğrak limanı durumuna gelmiştir. Korykos 1448 yılında Karamanoğlu ibrahim Bey tarafından ele geçirilerek, yeniden imar edilmiştir.Örenyerinde iç ve dış kale kiliseler, sarnıçlar, su kemerleri, kaya mezarları, lahitler ve taş döşemeli Roma yolları kısmen ayaktadır. Adını, adadaki kaleden almaktadır.Kare planlı kale, içiçe iki sıra surdan oluşmaktadır. Etrafı hendekle çevrilmiştir. Kaleye giriş bugün mevcut olmayan hareketli bir köprüyle sağlanmakta idi. Bugünkü, haliyle kale, tipik Orta Çağ mimari özelliklerini yansıtmaktadır.Kız KalesiKorykos kıyı kalesinin 200 m açığındaki küçük adacık üzerindeki kaleye Kızkalesi denilmektedir. Büyük bölümü ayakta olan Kızkalesi'nin kuzey ve güney uçları sekiz kuleyle korunmuştur. Kalenin dış çevre uzunluğu 192 m dir. Kızkalesi ile kıyıdaki kale denizden bir yolla bağlanmış, denizden gelecek saldırılara karşı önlem alınmıştır. Karamanoğlu ibrahim Bey tarafından 1448 yılında onarılan Kızkalesi bugün Mersin turizminin sembolü haline gelmiştir. Turistlerin yoğun ilgisini çeken kaleye, kıyıdan balıkçı motorları ile geçilmektedir.Öküzlü ÖrenyeriAyaş kasabasına 12 km uzaklıktadır. Kanlıdivane-Çanakçı köyü yol ayrımından stabilize bir yolla gidilir. Örenyeri Geç Hellenistik, Roma, Erken Bizans dönemlerinde yerleşim görmüştür. Antik kentin taş döşeli alt yapısı yer yer sağlam durumdadır. Bazilikası, sarnıçları halen ayaktadır. Lahitler kente girişi sağlayan stabilize yolun kenarında bulunmaktadır.Elaiussa-SebasteMersin-Erdemli-Silifke karayolunun 50. km'sindedir. Kumkuyu belediyesi sınırlan içerisinde yer alan Ayaş Elaiussa-Sebaste örenyeri MÖ 2. yüzyılın sonlarında kurulmuştur. Özellikle Roma ve Bizans dönemlerinde İskan görmüştür. Ören yeri içerisinde; mezar kalıntıları, antik tiyatro, lahitler, anıt mezarlar, sarnıçlar, su kemerlerine ait kalıntılar bulunmaktadır. Büyük bir alanı kaplayan ören yerinde 1995 yılında İtalyan kazı heyeti tarafından başlatılan çalışmalar sürdürülmektedir.Tırtar (Akkale)Akkale, Mersin-Silifke karayolu üzerinde Mersin'e 49 km uzaklıktadır. Geç Roma döneminde kurulmuştur. Denize hakim bir noktada bulunan Akkale'de 2-3 katlı bir ana yapı ve bunun doğusunda haç planlı, İki katlı küçük bir bina; güneyinde iki uzun dehliz halinde bir alt ana yapı; bir su sarnıcı, hamam yıkıntısı ve deniz kıyısında küçük bir sarnıç ve limanı bulunmaktadır. Büyük bir zeytinyağı ihraç merkezi olan Akkale'de 15.000 ton zeytinyağı alabilecek kapasitedeki sarnıç halen ayaktadır.Adamkaya KabartmalarıKızkalesi'nin 10 km kadar kuzeyinde Şeytanderesi mevkiinde, derin vadinin kayalık yamacına oyulmuş İnsan kabartmaları bulunmaktadır.Burada 10 ayrı kompozisyon içinde 11 erkek, 4 kadın, 2 çocuk olmak üzere 17 insan ile l dağ keçisine ait figürler vardır. Kabartmalar, Geç Hellenistik veya Erken Roma dönemine aittir.Paşa TürbesiAyaş-Korykos yolu üzerinde olan bir Selçuklu eseridir. Türbe 1220 yılında Aktaşoğlu Sinan Bey adına yaptırılmıştır.